DOLAR
27,1156
EURO
28,9383
ALTIN
1.674,20
BIST
8.000,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
29°C
İstanbul
29°C
Açık
Cuma Açık
32°C
Cumartesi Açık
29°C
Pazar Az Bulutlu
26°C
Pazartesi Az Bulutlu
25°C

Depresyon Nedir?Nasıl Tedavi Edilir?

Depresyon Nedir?Nasıl Tedavi Edilir?
REKLAM ALANI
A+
A-

DEPRESYON HAKKINDA BİLMEDİKLERİMİZ,BİLMEK İSTEDİKLERİMİZ!

Depresyon Nedir?

Depresyon Nedir? Tedavi yollları nelerdir?Nasıl davranmalıyız?

Depresyon Nedir?(majör depresif bozukluk), hislerinize, duygularınıza ve eylemlerinize yönelik olumsuz tutumların yaygın ve yoğun bir şekilde tersine çevrilmesidir. Neyse ki, bu da  çözümsüz değildir. Depresyon, kendinizi üzgün hissetmenize ve/veya eskiden zevk aldığınız şeylere olan ilginizi kaybetmenize neden olabilir. Çeşitli duygusal ve fiziksel araçları çalıştırabilir ve işte ve evde çalışmalarınızı çalabilir.

  • Yol boyunca, depresyon semptomlarından uç noktalara:
  • Üzgün veya depresif hissetmek
  • Daha önce sahip olduklarınızın tadını çıkarmaya devam etme konusunda ilgi veya zevk kaybı
  • İştahtaki değişiklikler – diyetten bağımsız olarak kilo kaybı veya alımı
  • Uykuya dalmada zorluk veya çok fazla uyuma
  • Güç kaybı veya artan tüketim

Amaçsız fiziksel aktivite (örneğin, hareketsiz oturamama, yürüme, kolları bükememe) veya yavaş hareketler veya konuşma (bu hareketler başkaları tarafından fark edilebilecek kadar yüksek olmalıdır)

  • Düşünme, konsantre olma ve karar vermede zorluk
  • Ölüm veya intihar hissi

Semptomlar en az iki hafta devam etmeli ve retansiyonu sürdürmek için önceki fonksiyonel düzeyde bir gösteriye izin vermelidir.

Tıbbi durumlar (örneğin, tiroid bozuklukları, beyin tümörleri, vitamin eksiklikleri) semptomlarını taklit edebildiğinden, genel bakım nedenlerini dışlamak önemlidir. Her yıl 15 yetişkinden 1’i (%6,7) depresyondan muzdariptir. Altı kişiden  biri ( %16, 6) yaşadığı sürece depresyon süreci devam eder.

Herhangi bir depresyon bir noktada ortaya çıkmayabilir, ancak ortalama olarak 20’li yaşlarındaki insanları etkiler. Kadınların depresyona yakalanma olasılığı erkeklerden daha fazladır. Bazı kalıntılar, kadınların hayatları boyunca üçüncü şahıs depresyonu yaşayacaklarına işaret ediyor. Birinci derece akrabada (ebeveyn/çocuk/kardeş) tespit edildiğinde yüksek oranda kalıtsaldır (yaklaşık  %40).

Depresyon üzüntü, keder veya

kayıptan farklıdır

Depresyon Nedir?

Depresyon Nedir?

Depresyon  Sevilen birinin ölümü, işini kaybetmesi veya bir ilişkinin sona ermesi, bir kişinin katlanması zor olabilir. Böyle bir olay karşısında üzüntü ve keder hissetmek normaldir. Kayıp yaşamış kişiler genellikle kendilerini “depresif” olarak tanımlayabilirler. Hem keder hem de depresyon, yoğun üzüntü ve sıradan durumlardan geri çekilmedir.

Kederle birlikte, acı verici duygular dalgalar halinde gelir ve genellikle merhumun olumlu anılarıyla karışır. Ana durumda, ruh hali ve/veya ilgi (zevk) iki seansta azalır.

Benlik saygısı genellikle keder yoluyla korunur. Şiddetli depresyonda değer kaybı ve kendinden nefret etme yaygındır.

Ölen sevilen biriyle “yeniden bir araya gelmeyi” düşünürken ve görselleştirirken, yas tutmak ölüme son verebilir. Bir kişi kendini değersiz hissettiğinde, yaşama hakkına sahip olmadığında veya ailesinin çektiği acılarla baş edemediğinde, hayatını sonlandırmak için düşüncelerini değiştirin.

Bazı insanlar için sevilen birinin ölümü, iş kaybı, fiziksel bir saldırı veya büyük bir felaketten saklanma zulaya yol açar. Keder ve halüsinasyonlar birlikte ortaya çıktığında, halüsinasyonun olmadığı duruma göre keder daha güçlüdür ve daha uzun sürer.

Anahtar ve uygulama arasında ayrım yapmak, kişilerin ihtiyaçlarına göre uyarlanmış yardım, destek veya tedaviye erişmelerine yardımcı olmak için önemlidir.

Depresyon için risk faktörleri

Aşırı duruşları aşmak, ideal gibi görünen bir yapıyla yaşayan bir insanı bile sınırlar.

Birkaç faktör depresyona katkıda bulunabilir:

Biyokimya: Bazı beyin kimyasallarındaki hücreler idame semptomlarında yardımcı olabilir.

Genetik: Depresyon ailelerde görülür. Örneğin, tek yumurta ikizlerinden biri hücreyi kaçırırsa, diğerinin geçiş aşamasında onu yakalama şansı yüzde 70’tir.

Kişilik: Benlik saygısı düşük olan, strese kolayca yenilen veya genellikle karamsar olan kişilerin bunu yaşama olasılığı daha yüksektir.

Çevresel faktörler: Şiddete, ihmale, tacize ve mahremiyete sık sık maruz kalmak, bazı insanları kullanıma karşı daha dirençli hale getirebilir.

Depresyon nasıl tedavi edilir?

Depresyon Nedir?

Depresyon Nedir?

Depresyon ve akıl hastalığını tedavi etmek en iyisidir. Depresyonu olan kişilerin yüzde 80 ila 90’ı sonunda yerleştirmeye iyi yanıt verir. Neredeyse tüm hastalardan biraz daha rahatlıyor.

Teşhis ve tedaviden önce, bir sağlık uzmanı muayene ve fizik muayene de dahil olmak üzere kapsamlı bir teşhis değerlendirmesi yapmalıdır. Süspansiyonun bir kısmının tiroid sorunları veya vitamin eksiklikleri gibi bakımla ilgili olup olmadığını görmek için kan testleri yapılabilir (bu, tıbbi bir neden üzerinde çalışmanın yükünü hafifletir). Değerlendirme, belirli yapıları belirlemek, belirli çözümlere ulaşmak ve eylem planları planlamak için kültürel ve yerleşik olduğu kadar katı ve ailevi geçmişleri de arayacak.

Beyin kimyası, kişinin ruhsal sağlığına katkıda bulunur ve tedavisini yoğunlaştırır. Bu nedenle, bir kişinin beyninin kimyasını değiştirmeye yardımcı olmak için antidepresanlar reçete edilebilir. Bu ilaçlar sakinleştirici, “anti” veya sakinleştirici değildir. Alışkanlık oluşturmuyorlar. Genel olarak, antidepresan bileşenleri üzerinde yaşamanın hiçbir etkisi yoktur.

Antidepresanlar ilk bir veya iki hafta kullanımda bir miktar iyileşme sağlayabilir, ancak iki ila üç ay boyunca tam fayda görülmeyebilir. Hasta birkaç hafta sonra çok az iyileşme gösterirse veya hiç iyileşme göstermezse, psikiyatrdan ilk dozu vermesini veya başka bir antidepresan denemesini isteyin. Bazı durumlarda, diğer psikotrop ilaçlar yardımcı olabilir. İşe yaramadığını veya yan etkileri olduğunu bir yere bildirmek önemlidir.

Psikiyatristler, hastaların standartları düzeldikten sonra altı ay veya daha uzun süre ilacı kullanmaya devam etmelerini önermektedir. Bazı yüksek riskli bireyler için veri segmentlerini cezalandırmaktan kaçınmak için uzun vadeli bakım önerilir.

psikoterapi

Orta derecede depresyon için, psikoterapi genellikle antidepresan ilaçlarla birlikte kullanılır. Bilişsel davranışçı terapinin (BDT) tedavide etkili olduğu gösterilmiştir. CBT, mevcut sorunları çözmeye odaklanan bir terapi şeklidir. CBT, düşünme şeklinizi değiştirmek ve zorluklara daha olumlu bir şekilde yanıt vermek için çarpık/olumsuz düşünceyi tanımanıza yardımcı olur.

Psikoterapi sadece bireyi değil başkalarını da   yok edebilir. Örneğin, aile veya çift terapisi, bu yakın ilişki kurallarını ele almaya yardımcı olabilir. Grup terapisi, benzer hastalıkları olan insanları bir araya getirir ve sonuçta benzer durumlarla nasıl başa çıkacaklarını öğrenmelerine yardımcı olur.

Tedavi, depresyonun ciddiyetine bağlı olarak birkaç hafta veya daha uzun sürebilir. Çoğu durumda, 10-15 seanstan sonra önemli bir iyileşme görülebilir.

EKT, diğer tedavilere yanıt vermeyen şiddetli depresyonu olan hastalarda en sık kullanılan tedavi yöntemidir. Hasta anestezi altındayken beynin kısa süreli elektriksel stimülasyonunu içerir. Hastalar genellikle haftada 2-3 kez toplam 6-12 seans EKT alırlar. Genellikle psikiyatristler, anestezistler, hemşireler veya doktor asistanları gibi nitelikli tıp uzmanlarından oluşan bir ekip tarafından yönetilir. ECT 1940’lardan beri kullanılmaktadır ve yıllarca süren araştırmalar, “son çare” yerine birincil tedavi olarak kullanımında önemli ilerlemelere ve etkililiğe yol açmıştır.

Kendi Kendine Yardım ve Başa Çıkma

Depresyon nedir?

Depresyon nedir?

Genel bir izlenimi korumanıza yardımcı olabilecek birkaç şey var. Birçok insan için düzenli egzersiz, olumlu duygular yaratmaya ve ruh halini iyileştirmeye yardımcı olabilir. Yeterli kalitede uyku, sağlıklı beslenme ve alkol (depresanlar) kullanımı semptomları uzak tutmaya yardımcı olabilir.

Depresyon gerçek bir sınırlamadır ve yardım alabilirsiniz. Doğru teşhis, tedavi ve test ile kullanıcıların çoğunluğu buna gelecektir. Depresyon belirtileriniz varsa, ilk adım aile doktorunuzu veya psikiyatrınızı görmektir. Endişelerinizi tartışmak ve genişletmek için bir değerlendirme isteyin. Bu, ruh sağlığı ihtiyaçlarınızı karşılamanın başlangıcıdır.

Yıkıcı Duygu Durum Düzensizliği Bozukluğu

Depresyon, 6-18 yaş arası çocuk ve ergenlerde görülen bir rahatsızlıktır. Bu, kronik olarak sinirli ve genellikle sinirli olan çocukları içerir. Öfke patlamaları sözlü olabileceği gibi insanlara veya eşyalara yönelik fiziksel saldırganlık şeklinde de olabilir. Bu patlamalar durumla oldukça tutarsızdır ve yavrunun gelişimsel yaşını atlamaz.

Hayali bir rakibe sık sık (haftada ortalama 3 kez veya daha fazla) ve agresif bir şekilde tepki vermelidirler. Patlamalar arasında, oyunun ruh hali, neredeyse her gün, büyük günün bir kısmı sürekli kızgın veya sinirlidir. Bu ruh hali ebeveynler, öğretmenler ve akranlar gibi başkaları tarafından fark edilir.

Sağırlığı göstermek için en az bir yıl boyunca en az iki nöbet (evde, gövde, akranlarla) gereklidir ve 10 saldırıdan önce gerçekleşmiş olmalıdır. Psikiyatrik bozukluklar erkeklerde kadınlara göre daha sık görülür. Eşlik eden hastalıklar arasında depresyon, dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu, anksiyete ve geriatrik bozukluklar yer alır.

Görme bozukluğu, davranışları gerçekleştirme yeteneği üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve aile üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Kronik, sinirli, öfke patlamaları aile hayatını bozar, oyun/ergenlerin arkadaş edinmesini, arkadaş edinmesini zorlaştırır ve kompulsiyonlara neden olur.

Buna psikoterapi (bilişsel danışmanlık terapisi) ve/veya terapötik destek olarak öneriler dahildir.

Majör depresif bozukluğu (önceden distimik bozukluk olarak bilinen) olan bir kişi, en az iki yıl boyunca günün çoğu günü, hatta bazı günleri sürekli olarak depresyondadır. Çocuklarda ve ergenlerde ruh hali gergin veya depresif olabilir ve en az bir yıl sürer.

Depresyona ek olarak, ortak özellikler şunları içerir:

  • İştah kaybı veya aşırı yeme
  • Uykusuzluk veya aşırı uyku hali
  • Düşük güç veya tüketim
  • kendi başına yaşayacak
  • Zayıflık veya karar vermede zorluk
  • güvensizlik hissi

Majör depresif bozukluk genellikle çocukluk, ergenlik veya yetişkinlik döneminde başlar ve her yıl Amerika Birleşik Devletleri’ndeki nüfusun yaklaşık %0,5’ini etkiler. Majör depresif bozukluğu olan kişiler genellikle depresyonlarını “döküntü” olarak tanımlarlar. Bu grup günlük hayatlarının bir parçası haline geldiği için “Ben hep böyleydim” diye düşünüp yardım istemeyebilirler.

Semptomlar işte, sosyal gezilerde veya diğer önemli aktivite ortamlarında önemli zorluk veya zorluklara neden olur. Kalıcı depresif bozukluğun iş, yorumlama ve günlük yaşam üzerindeki etkileri çok çeşitli olabilir ve etkileri majör depresif bozukluğunkiler kadar veya onlardan daha büyük olabilir.

Büyük bir depresif dönem, kalıcı bir depresif bozukluktan önce gelebilir, ancak aynı zamanda, bir tutulma sırasında (ve örtüşen), öncesinde bir kalıcı depresif bozukluk meydana gelebilir.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.